Ekonomiye can katmak amacı ile gündeme gelen ve ülke genelinde hizmet veren birçok firmaya hayat veren Kredi Garanti Fonu kredilerinin ilk yan etkisi mevduat faizlerinin yüzde 11’den yüzde 13’e çıkarak yüzde 2’lik bir artış yaşanması oldu. Şimdi gözler, kredi faizlerine çevrildi.
Habertürk gazetesinde yer alan ve Rahim Ak’ın hazırladığı habere göre, bankacılık sistemi normal şartlar altında aylık 25 milyar Türk Lirası tutarında kredi üretimi yaparken, geride kalan 1,5 ay içerisinde tam 144 milyar Türk Lirası tutarında kredi üretmeyi başardı. Yaşanan bu kredi artışı sonrasında kredi verme oranlarını en üst seviyeye çıkartmış olan bankalar, dağıttıkları bu krediler için de likidite bulma arayışına girdiklerini, bunun için çözümü de mevduat faizlerini artırmakta buldu.
Yaşanan bu artış ile birlikte yaklaşık 2 haftalık süre öncesinde yüzde 11 seviyesinde olan mevduat faizlerinin yüzde 13,25’e kadar yükselmesine sebebiyet vermiş oldu. Bankaların internet siteleri üzerinde yer alan faiz oranlarının yüzde 9 civarında olarak belirtilmesine rağmen, şubelere gerçekleştirilen telefon aramalarında bir çok bankanın mevduat faizi oranlarının yüzde 12,50 seviyesinde olduğu ortaya çıkıyor. Kamu bankaları, büyük özel bankalardan yüzde 0,25 ya da yüzde 0,5 oranında bir üst faiz oranları önerirken, küçük bankaların sundukları oranlar da yüzde 13’ün üzerine ulaşmış durumda.
KOSGEB vasıtasıyla sunulan sıfır faizli, ilk 12 ay ödemesiz, sonrasında ise 3 ayda bir taksit ödemeli olarak sunulan 20 bin Türk Lirası ila 50 bin Türk Lirası arasında bir tutara sahip olan faizsiz kredi için Kredi Garanti Fonu’na verilen teminat tutarı Hazine tarafından artırılarak toplamda 250 milyar Türk Lirası’na ulaşan bir kredi hacmi ortaya çıkartılmış oldu.
Kredi Garanti Fonu kredileri, devletin sahip olduğu “batık kredi riski”ni önemli bir ölçüde üstüne alması, bankalar KGF dışında yer alan kredi faizlerinin yüzde 18’e kadar ulaşmış olmasına rağmen, KGF kredilerinin faiz oranı yüzde 14 ila yüzde 15 arasında değişiyor.
